Önceki dönem görev süreleri boyunca, belirli kişi ve grupları koruyup, kollama anlayışı içerisinde olmadıklarını, bundan sonra da olmayacaklarını vurgulayan İmamoğlu, “Ne yaptıysak, hukuk ve dürüstlük içerisinde yaptık. O nedenle, 5 yıl boyunca, tam 1.019 teftiş ve incelemeden alnımızın akıyla çıktık. Ülkemizin tarihinde, hiçbir belediyeye karşı böylesine bir teftiş dönemi ve teftiş süreci yaşatılmamıştır. Bu bir rekordur” dedi.
İstanbul’un yol haritasını, yine İstanbullularla birlikte belirlediklerinin altını çizen İmamoğlu, “Sadece yaptıklarımızla değil, yapmadıklarımızla da İstanbul’a hizmet ettik. Örneğin; partizanlık yapmadık. Kişiye, parsele özel imar düzenlemeleri yapmadık. Çevreye zarar verecek tek bir projeyi hayata geçirmedik” diye konuştu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın, İBB’ye devrettiği hatların paralarını, önceki dönemlerde ortalama 16 yılda, kendilerinden ise 10 gibi kısa bir sürede tahsil ettiğini hatırlatan İmamoğlu, “Bu garabeti sergiledikleri, bir gerçektir. Bir başka örneği de görülmemiş bir durumdur. Bu uygulama, gerçekten kamu vesayet gücünün, partizan ve vicdan dışı bir uygulamasıdır. Kelimenin tam anlamıyla, kesinlikle ve kesinlikle, görevi kötüye kullanmaktır. İnsaf düzeyini aşan, gerçekten vicdanen değerlendirildiğinde, bir kamu finansmanı vesayeti şeklinde yorumlanan bu uygulamaya son vermesini diliyorum” ifadelerini kullandı.
olan ve olmayan’ diye ayırmanın, ‘Bizim adaylarımıza oy vermezseniz hizmet alamazsınız’ demeyenlerin, bu anlamda milleti tehdit etmeyenlerin kendisinden kabul etmediği kişileri ya da kurumları, kuruluşları cezalandırma anlayışıyla hareket etmeyenlerin ve buna karşı duranların, açık ve net ifade edeyim, kazandığı bir seçim olmuştur. O bakımdan bu ve benzeri davranışları ya da bu dili kullananlar açısından da ibretlerle dolu bir seçim olmuştur 31 Mart 2024 seçimi. Milletin verdiği dersin, umuyorum ki anlaşılacağını ve herkesin bu anlamda gereğini yapacağını umut ederim. Merkezi hükümetle, yerel yönetimler arasında hizmet üretme ve sorun çözmeye odaklı, uyum ve iş birliğini hedefleyen yeni bir anlayışın en üst seviyede hakim olmasını diliyorum. Biz bu yolda, her zaman olduğu gibi, dünden hazırız ve üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız. Ve üzerimize düşen görevi, en üst seviyede yapmaya, ilgili makamlara, konu İstanbul olduğunda, koşa koşa gitmeye hazırız.”
“İSTANBUL’UN YOL HARİTASINI HAZIRLAYAN İSTANBULLULARDIR”
“Faaliyetlerimizi 10 başlık altında özetlemeye çalışacağım. Bu 10 başlık, aynı zamanda bizim İstanbul’a kazandırmaya ya da güçlendirip pekiştirmeye çalıştığımız özelliklerdir. Bu başlıkların her biri, İstanbul’u refaha ve mutluluğa kavuşturacak yol haritasının önemli parçalarıdır. Biz, kendimizi bu yol haritasını harfiyen uygulamakla yükümlü görüyoruz. Ama haritayı belirleyen biz değiliz. İstanbul’un yol haritasını ya da tam adıyla söyleyecek olursak, gerek ‘İBB 2020 – 2024 Stratejik Planı’nı ve gerekse ‘İstanbul Vizyon 2050 Strateji Belgesi’ni hazırlayan İstanbullulardır. Vizyon 2050 Strateji Belgesi, farklı uzmanlık alanlarından bilim insanları, sivil toplum örgütleri, kamu ve özel sektör temsilcileriyle, gündeminde İstanbul olan paydaşların katılımıyla, 2 yıldan fazla bir sürede hazırlandı. Tam anlamıyla katılımcı, ortak akla ve rızaya dayanan bu belgede, 20.000’den fazla İstanbullunun etkin emeği vardır.
cinsinden azalttık. Bu zor koşullarda ve zor dönemde, bütçemize kesinlikle bereket getirdik.”
ULAŞTIRMA BAKANLIĞI’NA “10 AYDA KESİNTİ” TEPKİSİ: “BU UYGULAMA,
KAMU VESAYET GÜCÜNÜN, PARTİZAN VE VİCDAN DIŞI BİR UYGULAMASIDIR”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın, İBB’ye devrettiği hatların paralarını, önceki dönemlerde uzun yıllara yayarak, kendilerinden ise 10 gibi kısa bir sürede tahsil ettiğini hatırlatan İmamoğlu, “Bu anlamdaki işler, 10 ayda geri ödediğimiz işler, daha önce 16 yıl, 17 yıl, 18 yılda geri ödemesi planlanan işlerdir. Yani 16’yı, 18’i, 20’yi; 12’yle çarpın. Yaklaşık 240 ay yapar. Bizden ise 10 ayda geriye ödemesi alınarak, tahsil edilmiştir. Bu garabeti sergiledikleri, bir gerçektir. Bunun altını çizmem lazım. Bir başka örneği de görülmemiş bir durumdur. Bu uygulama, gerçekten kamu vesayet gücünün, partizan ve vicdan dışı bir uygulamasıdır. Kelimenin tam anlamıyla, kesinlikle ve kesinlikle, görevi kötüye kullanmaktır. Biz kendimiz, aynı ihaleleri, belki çok düşük fiyata, çok daha uzun vadeye ve çok daha standardı yüksek şekilde yapabilecekken, hükümetimizin bu adaletsiz uygulamasını, milletimizin dikkatine tekrar sunuyorum. Bu anlamda da geri adım atılmasını ve bu işin düzeltilmesini, İstanbul halkı adına tekrardan talep ediyoruz. Ve insaf düzeyini aşan, gerçekten vicdanen değerlendirildiğinde, bir kamu finansmanı vesayeti şeklinde yorumlanan bu uygulamaya son vermesini diliyorum” dedi.
ettik. Örneğin; partizanlık yapmadık. Kişiye, parsele özel imar düzenlemeleri yapmadık. Çevreye zarar verecek tek bir projeyi hayata geçirmedik.”
“İSTANBUL’DA, 2019’DAN BERİ BİR ZİHNİYET DEVRİMİ YAŞANIYOR”
“İstanbul’da, 2019’dan beri, bir zihniyet devrimi yaşanıyor. Kentli olmanın, vatandaş olmanın, yönetici olmanın anlamı yeniden tanımlanıyor. Siyasetin anlamı ve işlevi, yeniden tanımlanıyor. İstanbullular bu gerçeği, bizzat yaşayarak gördüler ve bu siyaset anlayışının devamı yolunda güçlü bir onay verdiler. Bu anlayışın kök salması için bize ‘tam yol ileri’ emrini verdiler. Biz her zaman, her ortamda, meydanlarda söyledik. Bu emri veren halkımızın, zaten emir vermekte tek yetkili kurum olduğunu söyledik, söylemeye devam edeceğiz. Emri halkımızdan alacağız. Yeni dönemdeki sorumluluğumuzun ne kadar büyük ve ağır olduğunun farkındayız. Artık biz, bu süreçten sonra, kendi kendimizin rakibiyiz. Bizden önceki 25 yıllık dönemin değil, geçtiğimiz 5 yılın performansını artırmak zorunda olan bir ekibiz. Bu, ulaşılması daha zor ve daha büyük bir hedeftir. Ama biz de artık çok daha tecrübeli, çok daha iddialı ve kararlıyız. Deneyimli kadrolara sahibiz. 16 milyon İstanbullunun iradesiyle, sevgisiyle, desteğiyle çok daha güçlü ve inançlıyız.”
“DOĞRU YOLDA YÜRÜMEMİZİ SAĞLAYAN 16 MİLYON İSTANBULLUYA ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM”
“Eminim ki, Belediye Meclisi’mizde muhalefet görevini üstlenen değerli arkadaşlarımız da İstanbulluların sandıkta verdiği mesajı en doğru şekliyle anlamışlardır. İnanıyorum ki, bu kadim şehre hizmette birlikte, çok doğru ve güzel işlere imza atacağız ve hemşerilerimizin gönlünde çok müstesna bir yere hep birlikte sahip çıkacağız. Bu inançla, yaptığımız her işe emekleriyle can veren, ruh katan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin tüm kademelerindeki mesai arkadaşlarıma ve ailelerine çok çok teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz dönemde birlikte çalıştığımız, tüm değerli Büyükşehir Belediye Meclis üyelerimize buradan teşekkürlerimi iletiyorum. Şehirlerine ve haklarına sahip çıkarak bizi yönlendiren, doğru yürümemizi sağlayan ve bizimle beraber İstanbul’un muhafızı olmaya devam eden 16 milyon İstanbulluya şükranlarımı sunuyorum.”
Video Link: https://we.tl/t-5ppF4gY38e
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, uyuşturucu bağımlılığına işaret ederek, "Gençlik ve Spor Bakanlığı'na 2026…
Rize Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, il genelinde yürüttüğü operasyonlarda…
Zafer Partisi Gençlik Kolları Rize İl Başkanı Ömer Kaya, 10 Kasım vesilesiyle Gazi Mustafa Kemal…
Rize’de doğa, bu yıl takvime uymadı. Normalde Mayıs ayında çiçek açan ve Temmuz-Eylül aylarında hasadı…
Çaykur Rizespor eski Başkan Yardımcısı ve Rize Barosu eski Başkanı Av. Hüseyin Karaahmetoğlu, Türk futbolunun…
Rize'de 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında düzenlenen farkındalık etkinliklerinde, öğrenciler postür egzersizleri yapıp grup…