Profesyonel futbolda büyük paraların döndüğü bir gerçek. Bunun ilk nedeni kulüplerin alt yapıdan futbolcu yetiştirmekten uzaklaşarak büyük paralarla futbolcu transfer etmeleri. Yabancı ülkelerden yapılan transfer de işin içine katıldığında süper lig futbolunun sorunlarını halletmek oldukça zor.

Zira, futbol ciddi paraların döndüğü bir pazar haline gelmiş durumda. O nedenle; eğer Anadolu’daki bir kulüp kendi yerel imkânlarıyla ayakta duramıyorsa yerinde kalabilmesi için borçlanmak, sonunda da paralı birine teslim edilmek zorunda. Paralı kişilerin kulübün başına getirilmiş olması borçları ödeyeceği anlamına gelmese de anlık nakitin dönmesi ve acil taahhütlerin yerine gelmesi için buna ihtiyaç var.

Hal böyle olunca da kulüpler hep anlı, şanlı, paralı ve para toplamaya nazı ve gücü yetecek kimselerden seçiliyor. Ç.Rizespor, süper ligde her yıl seyircisini üzecek, hasta edecek bir kulüp olmasına rağmen, nasıl olmuşsa trilyonlarca borçlanmış! En başarılı olduğumuz dönemlerde dahi kulübün borcu yokken, son yıllarda borçlar üst üste yığılmış. Haliyle bu durumdaki bir kulübe de zengin bir kulüp başkanı aranması zorunlu hale gelmiş.

Rize gibi küçük bir ilde kulübü üstlenebilecek zenginler bulunamadığı için de kulüp başkanlarının dışarıdaki zenginlerden birinin olması, görevin ona verilmesi kaçınılmaz hale gelmiş.

Bu durumda kulübün yerelle, seyirciyle bütünleşmesi hiçbir zaman mümkün olamaz

. Zira yerel dinamikler hiçbir zaman bir öneme sahip olamayacağı, tek tabanca olarak dışarıdaki kulüp başkanı görüleceği için bu sonuç kaçınılmaz. Şehir takımlarının maddi döngüleri şehrin dinamikleriyle sağlanamadığı sürece bu tablonun değişmesi zor

. Bu durum nedeniyle eski Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı kulübün “akaryakıt istasyonu, HES vb.” gelir getiren şeylere sahip olması ve kendi kendini kavurması gerektiğini belirtiyordu ki bu doğru bir tespitti. Bir ara böyle bir çalışma yapıldı ve Rizespor AŞ’ye dönüştürüldü. AŞ ne yaptı derseniz, yaptığı belli! Deniz dolgusundaki yere stadyum yapma karşılığında şehir içindeki stadyumun çok değerli yerini aldı ve oraya AVM ve Rezidanslar dikti. Önce buranın Ç.Rizespor’a ait olacak bir yer olduğu sanılıyordu. Öyle ya şirketin adı Rizespor’du. Ancak, kazın ayağının hiç öyle olmadığı anlaşıldı. Bu yer birilerine ait hale geldi. Şimdilerde buranın ortaklarının Rizespor’la hukuki ilişkileri nedir, buranın rantını elde etmiş olanlar kimlerdir?

Doğrusu bu soruların cevabını benim gibi birçok kişi de bilmiyor!

Eski dönemlerde, (hatırlayanlar bilir) 1980 öncesinde zamanın Gümrük ve Tekel Bakanı Tuncay Mataracı kulübe gelir getirmesi için özel izinle ÇAYKUR’dan kulübe kuru çay sattırmış,

Rizespor bu çayları kendi ismiyle paketleyip satarak gelir elde etmiş, borçlarını bununla kapatmıştı, kasasına da para koymuştu. Ancak, Mataracı ve bazı kişiler bundan dolayı cunta tarafından yargılanmış, bu iş suç olarak dava dosyasına konmuştu. Peki, bu saatten sonra Ç.Rizespor’u arzu ettiğimiz yere taşıyacak ne olabilir?

İşe yaramaz transferlerle bu kadar borç altına sokulmuş bir kulübün (bu saatten sonra)dışarıdan yönetilecek hale gelmesini önlemek mümkün mü? Bunun cevabını ve neler yapılması gerektiğini de sizlere bırakayım. Umarım bir çare üretilir de şehrin takımı, şehrin dışındakilere muhtaç olmaz..

ADNAN ONAY

Kafkasya Haber

Recent Posts

KİMLİĞİN TOPLUMSAL İNŞASI, DİL

Makale:Filozof Sosyolog   Dil, bir toplumun kendine tuttuğu aynadır. O aynada yalnızca kelimeler görünmez; geçmişin…

2 saat ago

Saadet Partili Kartal’dan Asgari Ücret Tepkisi: “Bu Ücretle Geçim Değil, Sabır Testi Yapılıyor”

2026 yılı için net 28 bin 75 TL olarak açıklanan asgari ücret, kamuoyunda tartışılmaya devam…

15 saat ago

RTEÜ’de Türk İşaret Dili’nin Dünü, Bugünü, Yarını Etkinliğ

RTEÜ Güneysu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Yüksekokulu tarafından RTEÜ Türk İşaret Dili Öğreniyor projesi kapsamında,…

16 saat ago

Yomra’da taş ocağı tepkisi…. Trabzon Belediye Başkanı Ahmet Genç’ten nöbet tutan vatandaşlara destek sözü

Trabzon’un Yomra ilçesine bağlı Özdil Mahallesi Yavuzselim mevkiinde Orkay İnşaat Hafriyat Madencilik Ltd. Şti. tarafından…

16 saat ago

SP’li Hasan Uzun: “Ortadoğu’daki Zulmü Durduracak Tek Siyasi İrade Saadet Partisi’dir”

Saadet Partisi Genel İstişare Kurulu Üyesi Hasan Uzun, partisinin Çayeli İlçe Divan Toplantısı’nda yaptığı konuşmada,…

23 saat ago

Süleyman Bülbül: Camide siyaset varsa ibadet biter, adliyede siyaset varsa adalet biter

Cumhuriyet Halk Partisi Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, hukuk devleti, yargı bağımsızlığı ve demokrasiye ilişkin yaptığı…

23 saat ago