Categories: RİZE

KEŞKE RİZE’DE BU GİBİ İSİMLERİN SAYISI ÇOK OLSA

Adnan ONAY

 

Bir süredir memleketim Rize’deyim. Eş, dost sohbetlerine katılmanın yanı sıra bazı ziyaretlerde de bulunuyorum. Bu çerçevede Rize’ye yatırımlarıyla, çeşitli hizmetleriyle dünden, bugüne önemli katkılar sunan işadamı Şaban Ali Razıoğlu’na da ziyarette bulundum.

 

Şaban Ali Razıoğlu geçmişte bir süre aktif siyasette bulunduktan sonra Rize Sanayi ve Ticaret Odası Başkanlığına seçilince tarafsızlık adına siyasetten uzak durdu. Daha çok Rize’ye bir şeyler kazandırmak için uğraştı. Rize’ye serbest bölge kazandırmanın önemi ilk olarak onun Sanayi ve Ticaret Odası Başkanlığında zihinlere kazındı. Çaykur’a ait Anatamamir Bölgesi arazisinin Serbest Bölge yapılması onun Başkanlık döneminin eseriydi.

 

Razıoğlu’nun ismi o gün, bugün bazı siyasi makamlar için geçirilse de o, aktif siyasetin dışında kalma kararını sürdüyor. Sadece, işleriyle ilgileniyor.

 

Razıoğlu, Şar Hospital, Şar Enerji, Şar Aksel Enerji, Şar Beton, Şar İnşaat, Şar Madencilik gibi birçok şirketin sahibi. Şimdilerde işlerinin yükünü oğullarının sırtına yüklemiş durumda. O daha çok bu şirketlerin arkaplanında yol gösterici, koordine edici bir üst yönetici konumunda.

 

ŞAR şirketlerinin tümü Rize’de.

Bu şirketlerde toplamda yüzlerce kişi çalışıyor ve bu şirketler Rize ekonomisine önemli derecede katma değer sağlıyorlar. Razıoğlu’nun halk tarafından en çok bilinen hizmeti ise sağlık alanında yaptığı yatırımlar.

 

Rize’nin ilk özel hastanesi olup, yıllardır her yönüyle bölge insanlarına kaliteli hizmet sunan Şar Hospital’ı büyük bir hastaneye dönüştürmek isteyen Razıoğlu, karşılaştığı sorunlar nedeniyle şimdilik bu düşüncesini askıya almış durumda..

Bilhassa, Büyükşehirlerde yatırım yapmak isteyenlere her türlü kolaylıklar sağlanırken maalesef, Rize’de durum tersine işliyor. Yetkililer bu yöndeki taleplerde en küçük riskleri bile göze almak istemiyorlar. Yatırımcı iş insanlarının attığı her adım kişisel ticari kazançla ölçülüyor, bu yatırımların şehre katacağı değerler çeşitli gizli gerekçelerle karalanıyor.

Ziyaret esnasında yaptığımız uzun sohbette Razıoğlu’nun anlattığı bazı şeyler şehrin geleceği adına gerçekten umut kırıcı şeyler!

 

Rize, yatırım için dezavantajlı bir şehir. O nedenle yurdun birçok yerinde çeşitli işletmeleri bulunan Rize kökenli zenginler gelip şehirlerinde kalıcı istihdam sağlayıcı işletmeler açmıyorlar. Bazıları Rizelilik üzerinden buradaki bazı devlet yatırımlarının ihalelerini üsteleniyor ve buralardan kazandıklarını başka şehirlerde yatırıma dönüştürüyorlar.

 

Şaban Ali Razıoğlu yaşadığı çeşitli zorluklara rağmen yatırımlarını Rize’de yapan ender isimlerden biri. Böyle isimleri yatırımlar için cesaretlendirmek ve bu doğrultuda ortaya çıkabilecek bazı riskleri de üstlenmek gerek..

Eğer, yurdun bazı bölgelerinde yasalar zorlanarak kimi yatırımcıların önü açılıyor ve yatırımlara kolaylıklar sağlanıyorsa, Rize bunun dışında kalmamalı..

 

Daha önce de değinmiştim; Rize gibi ücrada kalan illere pozitif ayrıcalıklı yatırımlar yapılması sağlanmalı. Yerel yöneticiler de her şeyi devletten alma yaklaşımından vazgeçmeli. Büyükşehirlerde yaşayan işadamlarının Rize’ye yatırım yapmaları için projeler geliştirmeli ve bunun için çaba sarfetmeliler. Rize’de çok ciddi oranda işsizlik sorunu var ve bu sorun ancak yeni istihdam alanları açılarak giderilebilir.

 

İşsizlik, maalesef Rize’nin sosyolojik yapısını onarılamayacak şekilde hızla bozmakta. Şehrin her yanı çay ocakları ve kahvehanelerle dolu. Bu gidişat iç karartıcı..!

 

Razıoğlu’yla sohbetimizde gördüm ki, o da eskiyle yeni arasındaki toplumsal değişimden oldukça rahatsız. Benim gibi o da, Rize’nin çok daha iyi bir yerde olması gerektiğine inananlar arasında..

 

Razıoğlu’nun geçmişte medyaya girme gibi bir düşüncesi vardı. Kendisine onu hatırlattım. Keşke vaktiyle bu düşüncesini gerçekleştirmiş olsaydı. Zira, yaptığı işi en iyi şekilde yapan zenginlerin medyaya girmesi şehre son derece önemli katkılar sunar.

Bunu her tanıdığım Rizeli zengine söylüyorum. Medya maddi yönden yük görülebilir ancak bu yükü kaldırabileceklerin elinde olan medya, bulunduğu şehre son derece önemli şeyler kazandırır, şehrin kültürüne, dokusuna olumlu katkılar sunar..

 

Ne yazık ki, zenginlerimiz para kazanmaya odaklanmanın ötesinde kültüre, sosyolojiye yönelik pek bir şey düşünmüyorlar. Oysa, bir şehrin toplumsal değerleri geliştirilmezse o şehirde zenginler de mutsuz olurlar, başka yerlerde yaşamayı tercih ederler.

Bu güzel şehrimizin yaşanabilir, tercih edilebilir bir şehir olması her şeyden önce kültürel zenginliklere sahip olmasına bağlı..

Bunu anladığımızda iş işten çoktan geçmiş olacak…!

Kafkasya Haber

Recent Posts

MEĞER BUNLAR DA FETÖ ŞİRKETLERİYMİŞ!

Haber/Makale:Adnan ONAY   Dev zincir şirketlere FETÖ operasyonu!   HAKMAR ve TATBAK'a kayyum atandı.  …

3 saat ago

SP lideri Arıkan:”Milli iradenin tam anlamıyla tesis edildiği bir Türkiye’yi inşa etmek zorundayız”

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan 15Temmuz Darbe girişiminin yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.…

3 saat ago

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN ÜZERİNDEN 9 YIL GEÇTİ, FETÖ NE DURUMDA

Adnan ONAY FETÖ, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra Türkiye’de büyük ölçüde zayıflaştırılmış olsa da,…

4 saat ago

Halil Dervişoğlu Rizespor Kampında Parlıyor!

Çaykur Rizespor’un Galatasaray’dan kiralık olarak kadrosuna kattığı Halil Dervişoğlu, Erzurum kampında gösterdiği performansla teknik heyetin…

4 saat ago

DİSK Emekli-Sen’den Ankara’da Güçlü Buluşma: “Asgari Yaşama Mahkûm Olmuyor, Sendikalı Oluyoruz”

DİSK Emekli-Sen, Türkiye genelindeki bölge toplantılarının ardından 13 Temmuz 2025 Pazar günü Ankara’da geniş katılımlı…

4 saat ago

CUMHURİYETE KANAT GEREN BİR KARADENİZ AİLESİ

BABA OĞUL LAZİSTAN-RİZE MEBUSLARI İBRAHİM ŞEVKİ VE MAHMET ATIF TÜZÜN

4 saat ago