Ruhun şad olsun büyük komutan , Türkün Başbuğu.Seni özlem ve minnetle anıyoruz

Prof.Dr. İhsan Fazlıoğlu “Kendi dindarlığı ile meşgul olana Müslüman, başkalarının Müslümanlığı ile meşgul olanlara İslamcı denir..” diyerek muhteşem bir tanımlama yapıyor. Ne yazık ki başkalarının tekfir etmek genel bir davranış kalıbı haline geldi. Bunda İmam Hatip Liselerinin büyük kısmında çocuklara empoze edilen siyasal anlayışın etkisi büyük. Yine belirtmek gerekir ki ; İslamiyet oldukça yaygın bir şekilde siyasetin ve ticaretin sömürge aracı olarak istismar ediliyor. Kendilerini dindar olarak niteleyen önemli bir kitle dindar olmayan ; namaz kılmayan , alkol alan , baş örtüsü takmayan , müzik dinleyen , eğlenen insanları her fırsatta hedef alıyor. 30-35 sene önce laiklik adına yaşatılan kepazelikleri bahane ederek karşısında ki kesime hala nefretle bakıyor.

 

Elde ettikleri gücü kötüye kullanmayı , yaptıkları her haksızlığı , kötülüğü ,yedikleri kul haklarını ; Müslümanların siyasi egemenliklerini korumak , devam ettirmek ; ülkeyi yeniden jakoben ; Atatürkçü , Laik , Milliyetçilerin eline vermemek için mücadele ediliyor palavrası ile perdeleyip meşrulaştırıyorlar. Bunun için ; insanlara iftira atmak , linç etmek , haksız yere tutuklamak , ceza vermek, rüşvet almak , komisyon almak , ihaleye her şekilde hile -.fesat karıştırmak , borsa spekülasyonu yapmak , devalüasyonu önceden öğrenip varı yoğu ile döviz almak , bankalardan siyasi torpille ucuz kredi toplamak , ödemeyip ha bire yapılandırmak , pandemi döneminde bankalar kanalıyla sağlanan düşük faizli kredileri torpille çekip dövize yatırmak , metropollerde imara açacakları yerleri önceden öğrenip arsa toplamak , imar rantiyeciliği , başkasının hakkını gasp edip sözde mülakatla memuriyete girmek veya görevde yükselip müdür vs. olmak , 3-4 devlet kurumundan ayrı ayrı maaş almak , sözde hayır amaçlı dini vakıflar , cemaat ve tarikatları holdingleştirmek vs.vs normal kabul ediliyor.

 

Dindarlıklarını milletin gözünün içine sokuyorlar.Ticaretlerinde de siyasetlerinde de Allah , Peygamber , Kitap dillerinden düşmüyor. Oğullar MayBach’ta kokain çekiyor , kızları başları örtülü ; daracık elbiseler , ince topuklu ayakkabı , paha biçilmez mücevherler , estetikli burunları , dolgulu dudakları , ağır makyajları , ojeli tırnaklarıyla çakarlı Mercedes G Klas’la boğaz trafiğinde fink atıp , muhafazakar klüplerde alkolsüz şampanya patlatıyorlar.

 

İşte bu güruh Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e her buldukları fırsatta saldırıyor. Dualarda adının anılmasına , onun aziz ruhu için mevlidi şerif okunmasına dahi tahammül edemiyorlar.

 

Atatürk’ün dindar , dinsiz , ateist , deist olmasının benim nazarımda hiçbir anlamı , önemi ve sakıncası yok. Bu millet ; hürriyetini , namusunu , şeref ve haysiyetini , dinini , ezanını , bayrağını ona ve silah arkadaşlarına borçlu. Ateist dahi olsa ; Diyanet İşleri Başkanlığını kurarak , Elmalı Hamdi’ye Maturidi ekolüne göre Kuran’ı Kerim Tefsiri yazdırarak , Darülfünun’a bağlı bir bir İlâhiyat Fakültesi ile imam ve hatip yetiştirmek amacıyla 29 tane imam ve hatip okulu kurarak bu milletin dinine imanına sözde Müslümanlardan daha büyük fayda sağlamıştır.

 

Allah ile kul arasına girerek onu cehennemlik ilan edenler ; Atatürk’ün ahirete imanla gidip gitmediğini nerden biliyorlar.? Eğer Atatürk son nefesini verirken yanında olan ; Hasan Rıza Soyak ve Kılıç Ali’nin şahitliğine göre : “Aleykümselam” dediyse sizi bekleyen akıbetten , Allah’a şirk koşmuş olmaktan hiç mi kork muyorsunuz? Dini istismar eden sözde Müslümanlar bedelini umursamadan Tekfirciliği kendilerine bayrak kılmışlar.

 

Hz.Peygamber efendimiz “Herhangi bir kimse, din kardeşine ‘Ey kâfir!’ derse, bu tekfir sebebiyle ikisinden biri muhakkak küfre döner. Eğer o kimse dediği gibi ise ne ala. Aksi takdirde sözü kendi aleyhine döner.” buyuruyor. Umurlarında değil.

 

Dünya üzerinde hiçbir lider yoktur ki , bütün dünyanın saygısını kazanmış olsun da ;hürriyeti için canını ortaya koyduğu , uğrunda ömürünün yarısından çoğunu cephelerde geçirdiği ve bağımsız , modern bir devlet kurup emanet ettiği milletinin bir kısımın bu kadar hakaret ve iftirasına maruz kalsın. Gazi Mustafa Kemal Atatürk çocukları , damatları , torunları , kardeş ve yeğenleri zengin olsunlar , muktedir ve mağrur olsunlar diye değil uğrunda ömrünü feda ettiği garip , mazlum Türk milleti için bu çilelere katlandı ve o büyük mücadeleyi verdi.

 

Napolyon’a , De Gaulle’ye küfreden Fransız , Gandi’ye hakaret eden Hindu , Lincoln veya Franklin’e iğrenç iftiralar saydıran Amerikalı göremezsiniz. O ülkelerde bizde ki kadar vefasız , alçak ve hain bir güruh zannetmiyorum ki olsun.

 

Ruhun şad olsun büyük komutan , Türkün Başbuğu.Seni özlem ve minnetle anıyoruz.

 

AV.ATEŞ HATİNOĞLU