Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

BUNGALOV EVLER- NEDEN ŞİMDİ

Makale:Adnan ONAY Çoğu kez

Makale:Adnan ONAY

Çoğu kez iş işten geçtikten sonra sorunları çözmeye kalkmamız nedeniyle bizler için üretilmiş bir deyim var; “Türk’ün aklı sonradan gelir.”

Şu ruhsatsız, her aklına esenin bir yerlerle kondurduğu yapılarla ilgili Rize’de başlatılan yıkım furyası bana bu deyimi hatırlattı.
İyi de bu yapılar oralara kondurulurken yetkililer bunları görmüyor muydu?
Bu insanlar biriktirdiği üç beş kuruşu buralara harcadıktan sonra devreye girip bunları yıkmaya kalkmak bir vebal değil mi?
Bu ülkede kanun, nizam ve onları uygulamakla, takiple görevli yetkililer neden bu gibi şeylere vaktiyle müdahale etmeyip, insanların ellerindeki, avuçlarındakini harcadıktan sonra devreye giriyorlar?
Değil Avrupa’da, yanı başımızdaki o hor gördüğümüz Gürcistan’da bile izinsiz olarak bir yere bir çivi dahi çakamazsınız.
Biz de aklına esen, estiğini yapıyor, iş ne zaman ki tepki çeker duruma geliyor, o zaman kanun, nizam, mevzuat hatırlanıyor.

Alışmışız, zaten dere yataklarına yapılan evlerin varlığını da bize yaşanan sel felaketleri gösteriyor! Ölümlerle, yıkımlarla, ağır bilançolarla yapılan yanlışların farkına varabiliyoruz ancak..

Olup bitene bakılınca, sanki birilerince D.karadenizlilerin ellerindeki sermayeler çöpe atılsın isteniyor.
Vaktiyle Bölge insanının elinde olan üç beş kuruş, “çok kazançlı bir iş” denilerek plansızca özel çay fabrikalarına yatırıldı. Koca koca binalar, makineler, katılan sermayeler derken sonrasında ortada sadece beton yığınları kaldı. İflas edip kapanan fabrikalar binlerce da insanı mağdur etti.

Şimdi de benzer şey yaşanıyor. Göz yumularak yapılan onlarca yapı yıkılmaya çalışılıyor! Aile sermayeleri yok olup, gidiyor.

İdarecilerin, yetkililerin bu gibi durumlarda mazeretleri de hazır; “vatandaş kanunları bilmek ve onlara uymak zorundaydı, o halde şimdi sonuçlarına katlansın!”

Sanmayınız bu savunma türü sadece bu gibi şeyler için geçerli.. Bu iddia yargımızda da yerleşmiş durumda..

Düşünün; bir üst eğitim yuvası, RTEÜ, önce yanlış kabulle ÇAP yapmak isteyen öğrencileri okutup, mezun mezun ediyor, sonra da; “Pardon, gözümüzden kaçtı, aslında sizi kayıt yapmamamız gerekiyordu ama sizler de yasaları bilmeliydiniz” diyerek diplomalarını iptal ediyor. Yargı da bu bu gibi uygulamaları yerinde buluyor.

Demek ki; “Türk’ün aklı sonradan gelir” deyimi pek de yanlış bir deyim değilmiş..! Yapan da, yıkan da, kararı onaylayan da her şey bittikten sonra başlangıçta yapılanın yanlış olduğu düşüncesinde birleşebiliyormuş..!

Bu şekilde sonuçlanan şeylere üzülmemek mümkün mü ?

Yazık, günah..

Harcanan paralara, verilen emeklere…

Onwin Giriş Betturkey Giriş Onwin Giriş Betturkey Giriş Deneme Bonusu Veren Siteler Betturkey Giriş Otobet Giriş Otobet Giriş