Nöbetçi Eczaneler
Adnan ONAY
“En iyi, iyinin düşmanıdır.”
James Clear
ÇAYKUR’a alınacak mevsimlik işçilerle ilgili Ak Parti İl Başkanı Yılmaz Katmer’in. “ÇAYKUR’da işe en çok ihtiyacı olanın alınması için uğraşıyoruz “ diyerek başlattığı tartışma bana James Clear’ın bu sözünü hatırlattı.
“İyi” ile yetinen kitlelerin karşısına “daha iyiyi” yapma teklifi sunanlar genellikle iyi niyetlerinin kurbanı olurlar.
Geçmiş yıllarda ÇAYKUR’a işçi alımlarını hatırlıyorum. İktidar partilerinin/ortaklarının işçi alımlarında ne derece etkili olduğunu bilmeyen yoktur. Kendimden örnek vereyim; siyasi torpile tenezzül etmediğimiz için lise dönemimde rahmetli babamın tahakkuk şefi olduğu fabrikada mevsimlik işçi olarak çalışmak istemiş olmama rağmen işe girememiştim. Üstelik o yıllarda fabrikalara binlerce mevsimlik işçi alınıyordu..
Geçmiş dönemlerde ÇAYKUR’a işçi alımları çirkin iddialara dahi konu olmuştu. İktidar partilerince oluşturulan listelerde para işinin döndüğünü iddia edenler bile vardı..
Ayyuka çıkan iddialardan kurtulmak için uzun yıllar sonra kura sistemine geçildi.
Ak Parti iktidarı döneminde ÇAYKUR’a alınan işçiler bugüne kadar kuraya tabi tutularak alındılar. Geçmişte yaşananlar dikkate alınınca, kura kamuoyunda iyi bir uygulama olarak takdir gördü..
Ancak, kura, iyi bir uygulama görülse de, kuraya işi, işyeri olanlar dahil herkesin girebilmesi bazı tartışmalara yol açıyordu.
Bir devlet kuruluşu olan ÇAYKUR’un özel sektöre göre maaş ve sosyal haklarının çok daha iyi olması, mevsimlik işçilerin zamanla kadrolu işçi olarak istihdam edilmesi yalnızca işsizler için değil, özel sektörde düşük ücret ve zor şartlarda, güvencesiz çalışan işçiler için de bir cazibe merkeziydi. Ayrıca, işveren pozisyonunda olan bazı küçük esnaf da , “bir ayağım da devlet kuruluşunda olsun” diyerek kuraya girenler arasında yer alıyor, sonrasında da ya ücretsiz izinlerle, ya sezon içinde iş akdini askıya aldırmak için uğraşıyor veya işini savsaklıyordu. Bu kişiler iktidar siyasetine de bu çeşit amaçları doğrultusunda baskılar yapıyordu.
Bir başka gariplik ise; ÇAYKUR, beden işçisi yani gücünden başka bir becerisi olmayan beden işçileri almak istese de kuraya yüksek okul, üniversite mezunları da giriyor, bunlardan kurayı kazananlar sonrasında bu işten nasıl sıyrılacak olduklarının hesabını yapıyor, kurum için gereğince verimli olamıyorlardı.
Bu kişilerin bazıları bu arada memurluk sınavına girip işçiliği bıraksa da, çoğunluğu ÇAYKUR’da sınavsız memur olmak için uğraşıyordu.
İşte, bütün bu durumları dikkate alan Ak Parti Rize İl Başkanı Yılmaz Katmer, bu kez işe en çok ihtiyacı olan, en uygun kişilerin kuraya girmesini gündeme getirince, yani eskiye göre çok daha “iyi” olan kura sistemini “en iyi” şekle dönüştürmek isteyince olanlar oldu.!
Bu kadar karmaşık bir işsizler ordusu içerisinden işe en çok ihtiyacı olanları, alınması gerekenleri belirlemek hiç mi hiç kolay bir şey değildi. Binlerce kişinin kuraya girdiği hesap edilirse bunlar arasından en ihtiyaçlı ve en uygunu nasıl ayıklanabilecekti?
Bu yönde yapılan çeşitli tartışmaların ardından öncelikli olarak bir yerde düzenli çalışmakta olanın kuraya alınmaması düşünüldü. Bunun içinde son altı ayda sigortalı bir işte çalışır olmama şartı getirilmek istendi. Onda da çeşitli eleştiriler ortaya çıktı.
Sonunda, bu yılın ilk üç ayında eksiksiz olarak sigortalı olanların kuraya alınmamasına karar verildi. Yani; sadece bir işyeri olup bağkurlu olanlar veya düzenli olarak bir işte çalışmış olanların kuraya girmesi engellenmiş oldu.
Bahse konu tartışma konusu diğer kişiler, örneğin üniversite mezunları, özel çay fabrikalarında mevsimlik olarak çalışanlar, yeni iş yeri sahibi olanlar vb. kişilerin kuraya girecek olmasının önü alınamadı.
Durum böyle olunca şimdi de “atılan taş, ürkütülen kurbağaya değdi mi” tartışmaları başladı.
Demek ki, en iyisini yapmaya çalışmak çoğunlukla çeşitli çevrelerin eleştirisine kapı aralamak oluyor.
Bu vesileyle tecrübe edilmiş oldu ki; eleştirilere uğramak istemiyorsan daha iyi için uğraşmayacaksın, mevcuta uyup gideceksin..!
Sürecin doğru yönetilip, yönetilmediği tartışması ayrı bir konu. Ancak, hepimiz biliyoruz ki Ak Parti İl Başkanı Yılmaz Katmer’in niyeti daha iyiyi, daha doğru olanı yapmaktı..
En azından bu iyi niyet takdir görmeliydi…