Categories: AKTÜEL

ELEŞTİRİ YASAĞI

Adnan ONAY

Devletlerin kendilerini koruma adına koydukları yasaklar düşünce özgürlüğünü engellemeye dönüştüğünde devlet mekanizması içerisinde yer alanların tümünün doğru işler yaptığını sanır veya ona inandırılmak isteniriz.

 

Siyasi iktidarların devleti kontrol altına aldığı otokratik/yarı otokratik sistemlerde siyasal iktidarları eleştirmek devleti eleştirmek olarak görülür. Bu zincir, iktidarların kontrolüne aldığı bürokrasiyi de kapsadığı için bireyler nereye dokunsa bu tür fiiller eleştiride bulunanların önüne bir suç olarak konur..

 

İktidar siyasetinin sistem üzerindeki bu baskın yürütme modeli, iktidar hesabı yapan muhalif siyaset için de vazgeçilmez bir modele dönüşür. Muhalefet de kendine yönelen eleştirileri bir şekilde kötümser yaklaşımlar olarak görür. Böylece, bu model benimsenmiş değerler olarak sistemin her alanını etki altına alır ve sistemin her yanı eleştirilemez hale gelir.

 

Eleştirinin olmadığı yerde demokrasiler gelişmez, ancak yine de adına demokrasi sanılan, o şekil sunulan kadük bir sistem devamedegider.

 

Sistem tüm yönleriyle eleştiriye kapandığında artık yasaların özgürlükçü olmasının da bir anlamı kalmaz. Yasalar rafta durur veya iyi yasalar sistemi kontrol edenlerin önünü açmaya yarar. Geride kalanlar işine yaramaz. Kendi içinde özgürlükleri hapseden fiili sistem yönetim dışında kalan halk için asıl hale gelir..

 

Otokrasileri doğuran en önemli etken sistemin her yönünü kuşatan eleştiri yoksunluğu, daha doğrusu eleştirinin bir kusur, bir suç olarak görülmesidir.

Bu durum aynı zamanda toplumsal zekayı da olumsuz etkiler. Düşünceler gelişmez, toplumda dolaşan düşünceler en alt seviye üzerinden yol alır.

 

Maalesef; ülkemiz eleştiriyi cezalandırmaktan oldum olası uzaklaşabilmiş değil. Çoğulcu demokrasiye çok geç geçmemiz bunun ana nedenlerinden biri olarak görülse de, sonrasındaki yönetimler de kısa zamanda sistemi askeri müdahalelerle karşı karşıya bırakarak düşünce özgürlüğünün kısıtlanmasına aracı oldular.

 

Bugün geldiğimiz noktada özgürce eleştirebileceğimiz, değindiğimizde çeşitli baskılarla karşı karşıya kalmayacağımız hiçbir alan yok. Herkes, bulunduğu yerin gücünü kullanarak kendi cephesine yönelen eleştirileri itibarsızlaştırmaya azami gayret gösteriyor.

 

Böyle bir tablo karşısında yazmak da anlamsızlaşıyor, yazılan her şey istenileni yazmaya dönüşüyor.

 

Eleştirel düşüncenin suç görüldüğü toplumlarda kitap okuma alışkanlığı da gelişmez.

 

O nedenle; ben bu kitap okuma yönünde atılan adımları, daha iyiye ulaşma adına çıkarılmış yasalara benzetiyorum.

Zihinlerin, düşüncelerin hapsedilmesinin doğal hale dönüştüğü sistemlerde çok iyi diye lanse edilen her şey bir propaganda aracına dönüşmekten başka hiçbir işe yaramaz..!

O nedenledir ki, etrafımızda kitap okumayı öven, ancak satın aldığı kitapları dahi okumayan nice kişilerin anlattıklarına muhatap oluyoruz.. Eğiti(m)cilerin durumu ise çok daha vahim..!

 

Bu konuda verilebilecek o kadar çok örnek var ki!

Kafkasya Haber

Share
Published by
Kafkasya Haber

Recent Posts

MEĞER BUNLAR DA FETÖ ŞİRKETLERİYMİŞ!

Haber/Makale:Adnan ONAY   Dev zincir şirketlere FETÖ operasyonu!   HAKMAR ve TATBAK'a kayyum atandı.  …

3 saat ago

SP lideri Arıkan:”Milli iradenin tam anlamıyla tesis edildiği bir Türkiye’yi inşa etmek zorundayız”

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan 15Temmuz Darbe girişiminin yıl dönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.…

3 saat ago

15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNİN ÜZERİNDEN 9 YIL GEÇTİ, FETÖ NE DURUMDA

Adnan ONAY FETÖ, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra Türkiye’de büyük ölçüde zayıflaştırılmış olsa da,…

4 saat ago

Halil Dervişoğlu Rizespor Kampında Parlıyor!

Çaykur Rizespor’un Galatasaray’dan kiralık olarak kadrosuna kattığı Halil Dervişoğlu, Erzurum kampında gösterdiği performansla teknik heyetin…

4 saat ago

DİSK Emekli-Sen’den Ankara’da Güçlü Buluşma: “Asgari Yaşama Mahkûm Olmuyor, Sendikalı Oluyoruz”

DİSK Emekli-Sen, Türkiye genelindeki bölge toplantılarının ardından 13 Temmuz 2025 Pazar günü Ankara’da geniş katılımlı…

4 saat ago

CUMHURİYETE KANAT GEREN BİR KARADENİZ AİLESİ

BABA OĞUL LAZİSTAN-RİZE MEBUSLARI İBRAHİM ŞEVKİ VE MAHMET ATIF TÜZÜN

4 saat ago