Haber: Semra SAKARYA
Ayder’in son yıllarda artan fiyat şikâyetleriyle anılmaya başladığını söyleyen Parlağı, “Turistler artık bölgeye gelmekten çekiniyor. Gelenler ise ‘Ayder çok pahalı’ diyerek ya kısa süreli kalmayı tercih ediyor ya da yanlarında kendi yiyeceklerini getiriyor. Bu durum, bölgemizin turizm kalitesini ve gelirini olumsuz etkiliyor,” dedi.
“Denetim ve Eğitim Şart”
Parlağı, bölgedeki işletmelerin fahiş fiyat uygulamalarının denetim eksikliğinden kaynaklandığını vurguladı. “Devletin, işletmeleri düzenli olarak denetlemesi gerekiyor. İşletme sahipleri, bir denetim mekanizması olduğunu bildiklerinde daha dikkatli ve özenli davranacaktır,” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmecilere yönelik eğitimlerin zorunlu hale getirilmesi gerektiğini dile getiren Parlağı, “Turizm, sadece güzel bir coğrafyaya sahip olmakla gelişmez. Turizm işletmeciliği konusunda eğitim verilmesi, hizmet kalitesini artıracaktır. İsviçre gibi ülkelerde gördüğümüz başarılı örneklerden ders çıkarmalıyız,” dedi.
Bungalovlar İçin Denetim Sistemi Önerisi
Parlağı, işletmelerin daha etkin denetlenmesi için bungalov evler gibi konaklama alanlarına seri numarası uygulaması getirilmesini önerdi. “Her işletmeye bir seri numarası atanmalı ve bu numara Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı bir sistemle takip edilmeli. Turist, memnuniyetsiz olduğu bir işletmeyi bu sistem üzerinden şikayet edebilmeli. Bakanlık, gelen şikâyetlere göre işletmeleri denetim altına almalı ve gerektiğinde yaptırım uygulamalı,” şeklinde konuştu.
“Fahiş Fiyatlarla Turizmde Kalite Düşüyor”
Parlağı, yüksek fiyatların bölgeye gelen turistlerin profilini de etkilediğini belirtti. “Bölgeye gelen kaliteli turistler artık buraya uğramamayı tercih ediyor. İşletmeler, iyi hizmet vermezse ve bu durum devam ederse Ayder’ deki turizm potansiyeli tamamen kaybedilebilir,” diyerek uyarılarda bulundu.
Son olarak, devletin denetim mekanizmalarını harekete geçirmesi ve işletmelere yönelik eğitim süreçlerini başlatması gerektiğini vurgulayan Parlağı, Ayder Yaylası’nın sürdürülebilir turizm açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu ancak bu potansiyelin yanlış uygulamalarla heba edildiğini ifade etti.