Av.Hatinoğlu:’Ruhsata konu alanın tamamı maden ocağı olacakmış gibi bir algı doğru değil”

AV.ATEŞ HATİNOĞLU

Arhavi’de U 10 köyü kapsamına alan 1930,32 hektarlık alanda Cengiz Holding’e ait Eti Bakır AŞ maden ruhsatı aldı. Hemşehrilerim dün bu gelişmeyi protesto ederek Arhavi’de madene karşı olduklarını ifade ettiler.

MAPEG tarafından ilan edilen ihale sonucu oldukça geniş bir alanda maden ruhsatı alan şirket yapacağı sondaj çalışmaları sonucu rezervi rantabl görürse gerekli işlemleri yaparak çıkarmaya başlar. Bu maden ruhsatının 5 yıl geçerliliği var.

Bence önemli olan maden ruhsatı verilmesi değil ; hangi madenin , nasıl ve nerden çıkarılacağı. Açık ocak yapılmadığı , yer altı madenciliği yapıldığı sürece maden işletmeciliğinde hiçbir sorun , risk görmüyorum. Çevreye olabilecek en az zararı verecek bir maden işletmesini destekliyorum. Ruhsata konu alanın tamamı maden ocağı olacakmış gibi bir algı doğru değil. Ancak ne Çifteköprü’de ki taş ocakları , ne Murgul Bakır , ne İliç madeni gibi bir görüntüye izin verilmemeli.

Yer altı madenciliği yapıldığı sürece bir madenin ; ne sahil yolu , ne DSİ’nin dere tahkimatları , ne MNG’nin HES’i , ne kaçak avcılık ne de istihsal adıyla yapılan orman katliamları kadar Arhavi’de çevreye zarar vereceğine inanmıyorum.

Karşı çıkan hemşerilerimin kaygılarına saygı duyuyorum. Ancak protestocuların bizi göçe zorluyorlar şeklinde ki ifadeleri çok çok yanlış..

Benim amcaoğlumun Tanzanya’da , bir kuzenimin Kazakistan , ötekinin Romanya , yeğenimin Çanakkale’de , birinin Manisa , ötekinin Rusya’da inşaat şantiyelerinde ne işi var? İlçenin gençleri değil yurdun dünyanın dört bir köşesinde ekmek kovalıyor. Memleketlerinde iş olanağı var mı da gittiler?

İlçede zaten sayıları az olan gençlerde işsiz güçsüz sokakta avare gezsin , Mençuna’da , Meydan da horon oynasınlar , çay ocaklarında sabahtan akşama tavla oynasınlar mı istiyorsunuz?

Terkedilmiş kasabaya dönmüş , sokaklarında in cin top oynayan , esnafının sinek avladığı , huzur evine dönmüş Arhavi’den çok mu memnunsunuz?

İş Bankası Genel Müdürlüğü Arhavi Şubesini kapatma kararı aldı da siyasi baskıyla geri adım attı. Bunun ne demek olduğunun , vahametinin farkındamısınız? Lipton gibi bir sektör devi çay fabrikasını kapattı. Arhavi’nin en eski lokantası kapandı , koca ilçe de bir tek bizim Gresta kaldı.Ne oluyor diye sordunuz mu?

Hopa , Ardeşen , Pazar ve Çayeli’yi bi dolaşın , Arhavi ile bir karşılaştırın. O ilçelerde ki trafik sıkışıklığını , sokaklarında ki kalabalığı , kafe ve restoranlarında ki müşteri yoğunluğunu görünce Arhavi adına üzülmüyor musunuz?

Fındıklı’nın on da biri kadar turizm yatırımı yapabildik mi? Çok klas otelleri ve bungalovları , gerek ilçe merkezi ve gerekse köylerinde , dere boylarında ki şık restoran ve kafeleriyle Fındıklı dahi Arhavi’den fersah fersah ilerde.

Çayeli Bakır İşletmeleri 1994’den beri Çayeli’nin en önemli ekonomik varlığı. 1994’den beri kaç bin insan çalıştı , emekli oldu. Taşıma Kooperatifleri , İş Makinesi çalıştıran firmalar , araç kiralama şirketleri , Sanayi Sitesinde ki esnaflar la birlikte 30 senedir ilçeyi ayakta tutuyor. Artık rezervin sonuna gelindiği için de Çayeli topyekün kara kara düşünüyor.

Henüz ortada bir şey yok. Ancak yatırım kesinleşirse ; Arhavililerin yapması gerekenin yatırımı engellemek değil ; halkın içinden işten anlayanlardan bir komisyon oluşturarak süreci takip etmeleri , güç birliği yaparak şirketle irtibat içinde , gizli saklı işler yapılmasına izin vermeden sürece paydaş ve müdahil olmaları.Bu takdirde kazanan hen ülke ekonomisi , hem Eti Bakır , hem Arhavi’de yaşayan herkes , hem de doğal yaşam olacaktır…