Makale:Sebahat KARAGÖZ
Kendimi bildim bileli hep duyarım
” Bu topraklarda casus kaynıyor!”
İngilizi, Amerikalısı, Fransız, Almanı…
Sadece son yüzyılda mı bu böyle?
Hayır!
Yüzyıllardır bu bölgede azımsanmayacak kadar casus var!
Yakın tarihimizde olduğu gibi Osmanlı, Selçuklu ve önceki tarihlere baktığınızda da aynı şeyi görürsünüz.
Bu konuda istisnasız herkes hemfikir!
Peki neden?
Şunu baştan söyleyelim; İngiltere ve Amerika savaş konusunda diğer ülkelere göre daha avantajlı çünkü hem coğrafi hem ekonomik açıdan daha farklı konumdalar.
Ama nereye baksanız; her yerdeler.
Orta Doğu ise bu ülkelerin asla asla vazgeçemeyecekleri topraklardır.
Yeraltı kaynaklarının zenginliği ve onlarda olmayan birçok özelliğe sahip bu topraklar asla kaderine terk edilemez!
Canları sıkıldıkça değil, her daim buralarda vardılar ve ilelebet var olacaklar; gerek casuslarıyla gerek askerleriyle gerekse içerideki yandaşlarına yaptıkları her tür yardımlarla!
Osmanlının son dönemlerinde yaşanmış yürekleri dağlayan bir olayı hatırlatmak isterim sıcağı sıcağına.Osmanlının güney topraklarında bir adam çıkmış ortaya; Müslümandan daha müslüman, Türkten daha Türk!
Namı öyle yayılmış ki zamanla padişahın kulağına kadar gelmiş ve padişah bu zatı saraya çağırıp, yanında çalışmasını istemiş.
Takma adı Raşit Efendi olan İngiliz casus, sahte derviş Arminius Vambery zamanla Abdülhamit Hanın en güvendiği adam olmuş.
Reşit efendi bu avantajı çok iyi kullanarak, saraydaki bütün gelişmeleri anında İngilizlere rapor ediyormuş.
Yahudilerin Filistin’e yerleşmeleri için de girişimlerde bulunuyormuş.
Son dönemlerinde Abdülhamit Han çok yalnızlaşmış ve birlikte oldukları bir anda gözleri dolu dolu bu adama İçini dökmüş.
“Biliyor musun Reşit Efendi, bu dünyada güvenebileceğim tek kişi sen kaldın!”
İnanılmaz, dehşet bir durum değil mi?
Evet, biz bunu 15 Temmuz’da da gördük.
Başbakanın ve Genelkurmay başkanının en yakınındakiler casus çıktı.
Toparlarsak; özellikle ülkemiz içinde hala çok fazla casus olduğunu biliyoruz ve bunları tanımamız mümkün değil çünkü başlıkta da söylediğim gibi hepsi bizim gibi görünen insanlar.
Bu konuda bizim yapabileceğimiz birşey olmasa da devletimizin yanında durmakla görevimizi yerine getirmiş olacağız.