Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında adli yıl açılışına değindi. Karamollaoğlu, “Adalet binaların güzelliğine göre şekillenmez” dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu haftalık basın toplantısında konuştu. Adli yıl açılışını hatırlatan Karamollaoğlu, “Adli yıl açılışında güzel şeyler konuşulacak. Ancak ülkenin adalete ihtiyacı var” dedi.
“ADALET BİNALARIN GÜZELLİĞİNE GÖRE ŞEKİLLENMEZ”
Adli yıl açılış töreninin yapılacağı yeni Yargıtay binasının “muhteşem” olduğunu belirten Karamollaoğlu, “adaletin binaların güzelliğine göre şekillenmediğini” hükümete hatırlattı. Karamollaoğlu, “Bugün adli yılın açılışında yapılacak konuşmalar da yine ihtişamlı olacak, güzel şeyler söylenecek ama söz yetmiyor artık. Elbette hakimlerimizin bulunduğu bina güzel olması gerekir. Ancak adalet binanın güzelliğine göre tecelli etmiyor. O iştiham doğru karar vermekten çok, ihtişamın devamını sürdürme amacıyla keyfi kararlara vesile oluyor. Bu bizi üzüyor. Bu ülkenin en çok ihtiyaç duyduğu şey adalettir. Söz yetmiyor artık. Adalet, bizim parlayan yıldızımız, güneşimiz olmak mecburiyetinde. Herkes başı derde girdiğinde Cumhurbaşkanıyla bile ihtilaf olduğunda adaletin tecelli edeceğine inanmalı. Ancak bu mümkün değil” diye konuştu.
Saadet Partisi olarak iktidar döneminde yapılan müsbet icraatlar olursa dile getirmekten iftihar edeceklerini söyleyen Karamollaoğlu, “Bizim görevimiz sadece tenkit etmek değil. Yapılan müsbet adımları da tebrik etmek bizim görevimizdir.” dedi.
“DİPLOMALARIN ARTMASI İŞ BULMAYA YETMİYOR”
Tokyo ve Paralimpik oyunlarında madalya alan sporcuları tebrik eden Temel Karamollaoğlu, “Bir ülke bir yerde mesafe kat ediyorsa o sadece bir sahada olmuyor. Diğer alanlara da yayılma gerçekleşir. Bundan dolayı iktidarların her sahada insanların önünü açacak politikalara ihtiyacı var. Genç nüfus, toplam nüfusun yarısına geldi. Ne yazık ki biz bu potansiyeli değerlendiremiyoruz. En büyük işsizlik bu çağdaki gençlerimize ait. Diplomaların artması da iş bulmalarına yetmiyor.” diye konuştu.
“20 YILLIK HAÇLI ZULMÜ SONA ERDİ”
Afganistan’daki gelişmelere de değinen Karamollaoğlu, ” ABD 20 yıllık zulümden sonra Afganistan’ı terk etmek zorunda kaldı.” dedi.
ABD’nin 11 Eylül olaylarını gerekçe göstererek, 20 yıldır Afganistan’ı işgal ettiğini, dile getiren Karamollaoğlu, “Bush tarafından tam bir Haçlı seferberliği ilan edilmişti. Bu Haçlı Seferi neticesinde o topraklar işgal edildi. Afganlar da sonuna kadar direndi. Adına da Taliban deyin ne derseniz deyin. Sonuçta Afganlar zafer kazandı. İşin uzmanları yüksek binaların bu şekilde çökmeyeceğini biliyor. 11 Eylül yalanıyla kendi haklarını da aldattılar. Artık oyun bitti, foyaları ortaya çıktı. Dünya tarafından da 11 Eylül’ün düzmece olduğu kabul ediliyor” ifadelerini kullandı.
“ABD DÜNYAYA MEDENİYET GETİRECEKMİŞ! KÜLAHIMA ANLATIN SİZ”
ABD’nin en büyük endişesinin Guatemala hapishanesinde işkence ettiği adamların bir kısmının Taliban hükümetinde bakan olması olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, “Elbette olacak. 20 yıldır işkencenin meşru kabul edildiği yüz karası Guatemala’da suçluluğu ispat edilememiş insanlar var. Bizatihi bu insanlık suçudur. 20 yıldır dünyanın en güçlü devlet olma iddiasında bulunan bir devletin, bunu yapması en büyük insanlık suçudur. ABD, dünyaya medeniyet getirecekmiş. Külahıma anlatın siz. Bu zulmü işleyen bir ülke kimseye örnek olamaz. ABD pılısını pırtısını toplayamadan ülkeyi terk etti” diye konuştu.
“Şu anda Afganistan’da bir kargaşa var. İktidara gelen, adına Taliban deyin, mücahit deyin kim olursa olsun devlet yönetimini bilmeyen insanlar. Bunların içinde tahsilliler, bilgili olanlar var ama devlet yönetmek, hele de bugün Afganistan’da sıfırdan bir devleti yeniden inşa etmek kolay bir şey değil. Yaklaşımlar bile önemli. Bundan dolayı ümit ediyorum, Taliban, daha mantıklı, mutedil bir çizgi takip eder. Şuanda herkes şunu bekliyor; Taliban inançlarından kaynaklanan bir politika izleyecek. Dünyaya örnek olacak bir yönetim sunulacak mı sunulmayacak mı? Bu önemli. Türkiye, İran, Pakistan’a önemli görev düşüyor. Aslında D-8’in tamamı, bütün İslam alemi harekete geçmeli. ABD’nin çekilmesiyle Rusya ve Çin orayı doldurmanın peşinde, bunlardan önce D-8 ülkeler harekete geçmeli.” değerlendirmesinde bulundu.